Adaletle Hüküm Verme Hakkında Hadisler
Adaletle Hüküm Verme Hakkında Hadisler; Hazreti Ömer Buyuruyor ki “Adalet mülkün temelidir” çünkü adalet herkese ve her kesime lazımdır. Bugün birine yapılan haksızlık, ertesi günde sana yapılır. Kaldı ki insan fıtratı haksızlığı, adaletsizliği ve zulmü kabullenemeyecek kadar muazzam yaratılmıştır. İnsanoğlunun hiçbir şeye gücü yetmese bile adaletsizliğe ve haksızlığa ruhen karşı olması, haksızlığa olan isyanının anlaşılması için kâfidir.
Öte yandan adaleti bugün hâkimler sağlamak zorunda olsa da, hâkimin uygulayacağı ve kendisine dayanak yaparak vereceği hükümler manzumesi de adaletin tesisi için en önemli gereçlerdendir. Şayet hükümler bozuksa, insan fıtratına aykırı ise, Müslümana hitap etmiyorsa, Müslümanın anlayış ve idrakine ters ise oradan adaletin çıkması da beyhude bir çabadır.
Bugün Müslümanlar; kendi dinlerine, kendi inanç ve yaşam şekillerine göre yargılanmayı istemelidir. “E o zaman Hristiyan’ı ne yapacağız? Şeklinde bir soru gelebilir. Pekâlâ, Hristiyan’da kendi din ve anayasasına göre veya hangi dinin, hangi inancın hukukunu istiyorsa ona göre yargılanabilmelidir. Bu Hristiyan içinde Müslüman içinde, hatta tüm insanlık için gerçek adaletin sağlanmasına dair atılacak en önemli ve en büyük adımlardan biridir.
Aşağıda hüküm verme vazifesinde olan kadılar, bugünün adıyla hâkimler için hüküm verirken nelere dikkat edilmesi gerektiğine, adalet hususunda ne kadar dikkatli olmaları gerektiğine dair muazzam emirler bulunuyor, İvedi okumanız ve kişisel olarak yaşamınızda adaleti tecelli ettirmeniz gereken anlarda ise okuduklarınızı uygulamanızı temenni ederiz. Öte yandan zalim devlet başkanlarını anlatan hadisler için linke tıklayarak diğer konumuza bakabilirsiniz.

Hüküm Vermeyle İlgili Buhari ve Müslim Hadisleri
Amr b. As’ın (r.a.) anlattığına göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Bir hâkim hüküm vereceği zaman doğru hükmü bulmak için içtihat eder ve hükmünde isabet ederse ona iki sevap vardır. Eğer doğru hükmü bulmak için içtihat ederek hükmünü verir ancak bunda isabet edemezse bu defa bir sevap alır.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3240
Hz. Aişe (r.ah.) şöyle rivayet etmiştir:
Ebu Sufyan’ın karısı, Utbe b. Rabîa’nın kızı Hind bir defasında Hz. Peygamber (a.s.)’ın huzuruna girip: “Ey Allah’ın Resulü! (Kocam) Ebu Sufyan çok cimri bir kimsedir. O, bana ve oğullarıma yetecek miktarda nafaka vermiyor. Ben, ona ait olan maldan onun bilgisi olmaksızın alsam, bu günah olur mu?” diye sordu. Hz. Peygamber: “Onun malından makul ölçüler içinde sana ve oğullarına yetecek miktarda alabilirsin” buyurdu.
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3233
Ümmü Seleme’nin (r.a.) anlattığına göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Sizler davalarınızı bana getiriyorsunuz. Bazınız haksız olduğu halde iddia ve delillerini daha düzgün ifade edebilir ve ben de ondan işittiğim bu düzgün ifadelere göre, onun lehine hükmedebilirim. Bu sebeple herhangi birinize başkasının hakkı olan bir şeyi bu şekilde verirsem almasın. Çünkü ben zahire göre verdiğim bu hükmümle ateşten bir parça alıp ona vermişimdir.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3231
Muğire b. Şu’be’nin (r.a.) anlattığına göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Aziz ve Celil Allah, annelerinize başkaldırmanızı, kızları diri diri toprağa gömmenizi, borcu yerine getirmeyip hakkınız olmayan bir şeyi istemenizi haram kılmıştır. Üç şeyi yapmanızı da çirkin görmüştür: Dedikodu etmek, çok soru sormak ve malı boşa harcamak.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3237
Ebu Hureyre’nin (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Bir kimse satın aldığı arazide altın dolu bir testi buldu. Daha sonra satıcıya giderek: “Bu altın senindir. Çünkü ben senden yalnız toprağı satın aldım, altınları değil” dedi. Arazinin önceki sahibi de: “Ben bu araziyi içindekilerle birlikte sattım” dedi. Bunun üzerine satıcı ile alıcı üçüncü bir kişiye giderek hakemlik yapmasını istediler. Hakem de onlara: “Sizin oğlunuz veya kızınız var mı?” diye sordu. Birisi: “Benim bir oğlum var”; öbürü de: “Benim de bir kızım var” diye cevap verdi. Hakem: “Oğlanla kızı evlendirin, böylece her ikiniz de altını kullanın ve tasadduk edin” dedi.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3246
Ebu Bekre’nin (r.a.) anlattığına göre:
O, Hz. Peygamber’i (a.s.) şöyle derken işitmiştir: “Hiçbir kimse öfkeli halde iken iki kişi arasında hüküm vermesin.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3241
Hz. Aişe’nin (r.a.) anlattığına göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Kim bizim şu dinimizde olmayan bir şey ihdas eder ve onu dine katmaya çalışırsa o reddedilir.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3242
İbn Abbas’ın (r.a.) anlattığına göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Eğer insanlara ispata gerek kalmadan sadece iddiaları ile hakları verilir olsaydı, bir takım insanlar diğerlerinin kanlarını ve mallarını iddia ederlerdi. Ancak durum böyle değildir, davalıya yemin etmek düşer.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3228
Ebu Hureyre’nin (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Bir zamanlar iki kadın ve bunların iki oğlan çocuğu vardı. Bu kadınların çocukları ile beraber bulundukları bir sırada bir kurt gelmiş ve çocuklardan birisini kapıp gitmişti. Bunun üzerine kadınlardan biri diğerine: “Kurdun götürdüğü çocuk seninkiydi” dedi. Öbür kadın da: “Hayır senin çocuğundu” cevabını vererek itiraz etti. Nihayet bu anlaşmazlık Davud Peygamber’e arz edildi. O da çocuğu yaşı daha büyük olan kadına verdi. (Hâlbuki bu çocuk diğerinindi). Kadınlar muhakemeden çıkıp Davud oğlu Süleyman Peygamber’e (a.s.) gittiler ve olanları ona haber verdiler. O da: “Bana bir bıçak getiriniz! Çocuğu iki kadın arasında paylaştırayım” dedi. Bunun üzerine (bu çocuğun annesi olan) genç kadın: “Hayır öyle yapma Allah sana rahmet etsin, çocuk bu kadınındır” dedi. Bunun üzerine Süleyman (a.s.) (bu kadının çocuğa olan merhametinden hareketle) çocuğun küçük kadına ait olduğuna hükmetti.”
Sahih-i Müslim’deki hadis numarası: 3245
Adaletle Alakalı Ayetler
Adaletle Hüküm Verme Hakkında Hadisler adlı konumuza son verirken, adaletle alakalı hadisler için başka videolar izlemek istiyorsanız, burayı tıklayarak youtube üzerinden izleyebilirsiniz. Son söz olarak, hepimiz için ne zalimlerden olmayı, ne de zulme uğrayanlardan olmayı Rabbimizden dileriz.