Hayvanlar Alemi

Sırtlanların Özellikleri Türleri ve Avlanma

Yeryüzünün en zalim ve en acımasız hayvanları olan sırtlanlar hakkında bilmek istediğiniz her şey!

Sırtlanların Özellikleri Türleri ve Avlanma

Sırtlanların Özellikleri Türleri ve Avlanma; derinlemesine incelendiğinde bir yaratılış harikası olan sırtlanı, davranışları ve sembolize ettiği ahlakı yüzünden toplum olarak pek sevmeyiz. Şiirlerimize, şarkılarımıza sözlerimize konu olmuştur sırtlan. Sevmediklerimiz, hainlerimiz, davetsiz buyurup kendine pay koparanlarımız hep sırtlan gibidir. Bir garibanın başına çöreklenen guruplar veya birkaç kişiden oluşan küçük birlikler bile hep sırtlan gibidir.

Mamafih konumuza nüfuz edecek olursak; sırtlanlar leş yer, leş yemeyi, çürümüş eti yemeyi sever. Avlandığı zaman avından parça kopara kopara öldürür. Bu yüzden safarilerde avı hep çok vahşicedir. Parça kopardığı avını canlı canlı yiyen sırtlanların çeneleri, çene kasları ve dişleri çok güçlüdür. Bu yüzden üçü beşi bir araya geldi mi Aslana bile kafa tutar. Sırtlanın avını canlı canlı yemesi, kalabalık sayılarına güvenerek, kendinden büyük avlara saldırması, leş yemesi gibi özellikleri onu sevimsiz hale getiren özelliklerindendir.

Sırtlanın Özellikleri Nelerdir?

Görünüş itibari ile köpeklere benzemesine rağmen, kedigiller familyasının alt takımına dâhillerdir. Hayvan bilimcilere göre misk kedigiller familyasından türemişlerdir. Günümüzün sırtlangilleri Afrika’da ve Güney ile batı Asya’da yaygındırlar. Leş yiyicileri olarak tanınırlar. Nitekim onlara doğayı temizleyen temizlikçi hayvanlarda denilebilir. Türkiye’de rastlanılabilen tek temsilcisi çizgili sırtlandır.

Sırtlan; yüksekliği 90 santime kadar, ağırlığı 40 küsurla 80 küsur kilo arasında değişen, saatte 60 kilometre hızla koşabilen, ömrü 25 yıl sürebilen bir hayvandır. Uzaktan da olsa soyunun tükenmesi tehlikesiyle yüz yüze. Yeryüzünde yaklaşık on bin yetişkin sırtlan kalmış. Tüyleri sarımtrak, gri, kahverengi ve nadiren siyah olabiliyor.

“Hayvan belgeseli” denen aksiyon ve şiddet filmlerinden en iyi tanıdığımız şahsiyet, benekli sırtlandır. Bunların, boyu iki metreyi bulanı var. Daha çok Sahra Altı Afrika’dalar. Ortamlar bakımından sırtlan kalender bir hayvan. Savanada da yaşar, çayırda da, yüksek dağda, ormanda da. Hatta yarı çöl halindeki yerlerde bile ona rastlanır.

Sırtlanların yine görünüm itibariyle en önemli özelliklerinden biri ön bacaklarının arka bacaklarından daha uzun olmasıdır. Fakat tırnaklarını kedigiller ailesi gibi geriye çekebilme kabiliyeti bulunmamaktadır.

Sırtlanların cinsel organları tüm memelilerin arasında en ilginçleridir. Dişilerin klitorisi o kadar büyüktür ki, hatta “pseudopenis” olarak tanımlanır. Ayrıca etrafında testislere benzeyen torbacıkları vardır. Bu yüzden sırtlanların cinsiyetini belirlemek yakından izlenilse bile zor olabilir. Bu anatomik özelliklerinden dolayı eskiden çift cinsiyetli oldukları düşünülmüştür ama bu kesinlikle yanlıştır.

Sırtlanlar Nasıl Beslenir?

Sırtlanların en önemli özelliği çenelerinin kuvvetidir. Öyledir ki birçok timsah türü ile birlikte aynı seviyede çene gücüne sahip oldukları belirtilmektedir. Sırtlanlar leş ile taze et arasında tercih yapmazlar, onlar aç olduklarında her şeyi yiyebilirler.

Sırtlanlar önemli miktarda leş yemelerine rağmen, çoğunlukla yiyeceklerinin önemli bir bölümünü kendileri öldürürler. Yetişkin benekli sırtlanlar sadece 60 kilo gelmesine rağmen Afrika öküzü, zürafa gibi kendilerinden çok daha büyük hayvanları avlarlar. Sırtlanlar, birçok büyük kedinin yaptığı gibi avlarına gizlice yaklaşıp, sürpriz saldırı düzenlemek yerine avlarını yorup bıktırıncaya kadar kovalarlar.

Kediler avlarını “ölüm ısırışıyla” boynundan ısırarak çabucak öldürürken sırtlanlar daha canlıyken karnından yemeye başlarlar. Bu avlanma biçimi çok acımasızca ve acı vericidir. Ayrıca sırtlanlar, böcek ve yabani meyveler de yerler.

Belgesellerde çoğunlukla aslanın elinden avını alan sırtlanlar görürüz, oysa gerçekte durum tam tersidir. Sırtlan, aslan ve leopardan çok daha küçüktür ve çoğu durumda avını aslana kaptırır. Esasında aslan da sırtlan gibi yarı yarıya leşçildir. Bu iki canlı da fırsatçıdır, av bulamadıklarında başkasının avını çalmakta hiç bir sakınca görmezler. Gücü yeten yetenedir.

Normal şartlarda aslanlar da sürü halinde avlanırlar ve avlarını sırtlanlara kolay kolay kaptırmazlar. Ancak, bazı durumlarda, aslanın yorgun, yaşlı, tek başına kalmış ya da tok olduğu kimi durumlarda, avını sırtlana kaptırabilir.

Sırtlanlar Neden Sevilmez?

İnsanlar tarafından sevilmeme nedenleri olarak besin zincirinde bulunan birçok otçul hayvanı daha ölmeden yemeye başlamalarıdır. İşte bu noktada seçici olmayan sırtlanlar kemikleri bile aç olduklarında tek tek kırarak yerler. Bu da çenelerinin ne kadar güçlü olduğunun bir başka göstergesi olarak da düşünülebilir.

Arka ayakları ön ayaklarına göre kısa olan bu çirkin suratlı canlılar (Afrika’da halk dilinde gülen surat diye de tabir edilmektedir.)  Gündüzleri zaman zaman görünseler de genelde geceleri ortaya çıkar ve avlanırlar. Tabi bu onların avlanmada usta oldukları anlamına gelmez.

Çünkü sırtlanlar bedavayı çok severler. Leş ile beslenme alışkanlıkları da buradan gelmektedir. Birçok vahşi, avlanan hayvanın elinden avlarını alır ve midelerine indirirler. Aslanların bile elinden avlarını aldıkları görülmüştür.

Buradaki Video Hassas İçerik Olabilir, Linki Görmek İstiyor musunuz?

YouTube video

Sırtlan Türleri Nelerdir?

Sırtlanlar savanalarda yaşarlar, gündüzleri saklanır, akşamlarıysa sürüler halinde ortaya çıkarlar; büyük yırtıcı hayvanların bıraktıkları leşleri ararlar, bunları çakallar ve akbabalarla birlikte parçalayarak yerler. Bir fırsatını bulduklarında da canlı hayvanlara saldırırlar.

Son zamanlarda yapılan gözlemlere göreyse, alışılmış düşünceden farklı olarak, gruplar halinde avlanan sırtlanlar, avlarını sık sık öldürürler ve artıklarını da aslanlar yer. Aşağıda sırtlan türlerini özellikleriyle beraber inceleyelim:

Çizgili Sırtlan

Yalnızca Afrika’da bulunan diğer sırtlan türlerinden farklı olarak bu türün Asya’da, hatta Türkiye’de yaşadığı ispatlanmıştır Çizgili sırtlan diğer sırtlanlardan daha zarif bir vücut yapısına sahiptir. Vücutları 110 cm’nin üstünde uzunluğa ve 50 kilo ağırlığa ulaşabilir. Kuyrukları ortalama 45 santimetredir. Sırtından bir sırada büyüyen kıllarını korkutmak için havaya dikebilir; böylece asıl olduğundan daha büyük gözükür. Rengi gridir ve tüm vücudunda belirgin siyah çizgileri vardır.

Çizgili sırtlanın yaşam şekli benekli sırtlanınkinden çok farklıdır. Yalnız yaşamayı tercih eder. Çok nadiren, aile fertlerinden oluşan ufak gruplar kurabilir. Diğer sırtlan türleri gülermiş gibi sesler çıkarırken, çizgili sırtlan sessiz bir hırlamadan başka ses çıkaramaz. Kendine ait bölgesine çok önem verir ve bu bölgeyi savunur.

Büyük hayvanları avlayamaz. Genelde leş ile beslenir. Bunun yanı sıra küçük kemiricileri, kuşları, kertenkeleleri, bazen keçi, koyun ya da köpek avlayabilir. İnsandan korkar, zor duruma düşürülmediği sürece saldırmazlar. Genellikle oyuklarda yaşarlar.

Doğada düşük yoğunlukta bulunmaları, iyi gizlenmeleri ve yalnız yaşamaları sebebi ile vahşi yaşamda görülmeleri çok zordur. Günümüzde Anadolu’nun belirli bölgelerinde Çevre ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü tarafından foto kapanlarla takip edilmektedir.

Benekli Sırtlan

Benekli sırtlan, sırtlan ailesinin bir temsilcisi ve Afrika’daki en yaygın avcı türüdür. Sahara’nın güneyinde bulunan bölgelerde bu tür çok fazla. Benekli sırtlan çöl, ormanın tropik çalılıkları ve Alpler’in dorukları dışında hemen hemen her yerde yaşar. Nüfus yoğunluğu, özellikle Afrika kıtasının batısındaki heterojendir. Bu memelilerin büyük bir kısmı Kenya, Etiyopya, Botsvana, Tanzanya, Namibya’da sayılmaktadır.

Bu türün en büyük temsilcileri Zambiya’da yaşıyor. Orada yaşayan erkeklerin ağırlığı 67 kiloya ulaşıyor ve kadınlar 69 kilo ağırlığında. Uzmanlar bu avcıların azami ağırlığını kaydetti: Dişiler 90 kilo erkekler 82 kilodur. Bununla birlikte, 15.000 yıl önce Avrasya topraklarında yaşayan şu an nesli tükenmiş sırtlan nüfusunun temsilcileri daha büyük boyutlara sahipti. Bu soyu tükenmiş hayvanlar 100-105 kilo ağırlığındaydı.

Benekli sırtlanlar büyük sürülerle avlanır, 10 veya 25 kişi toplanarak avlanır. Bu avcı türleri çok güçlü ve dayanıklıdır. Sırtlanlar 5 kilometreye kadar avını kovalayabilir ve saatte 60 kilometre hıza ulaşabilirler. Talihsiz bir hayvanı ele geçirdiklerinde, onu ayakta, canlı canlı yemeye başlarlar. Sırtlanın dişleri kolayca büyük et parçalarını koparabilir ve inanılmaz derecede güçlü çeneleriyle kurbanların kemiklerini ezebilir.

Sırtlanların Özellikleri Türleri ve Avlanma

Kahverengi Sırtlan

Kahverengi sırtlanlar, benekli sırtlanlara nispeten çok küçüktür. Bu tür Güney Afrika’nın kurak ve çorak bölgelerine özgüdür. Kahverengi sırtlanlar son zamanlarda önemli ölçüde azalmış olsa da, güney Afrika’da hala oldukça fazladır.

Kahverengi sırtlanlar mükemmel bir işitme ve görme yeteneğine sahip olsalar da, genellikle avları tespit etmek için keskin koku alma duygularına güvenirler. Avı algılayan sırtlan hızlı bir şekilde hareket eder ve bölgeye diğer çöpçülerden daha önce varmak için önemli bir mesafenin üstesinden gelir.

Kurak mevsim boyunca, kahverengi sırtlanlar aktif olarak yiyecek ararlar, günde yaklaşık elli kilometre yolculuk yaparken yaklaşık on saat avlanırlar. Kahverengi sırtlanlar klanlarda yaşar, ama yalnız avlanırlar. Grubun çoğu yakın akrabalar ama göçmen erkekler bazen klana katılabiliyor.

Klan içinde ilişkiler diğer sırtlan guruplarından daha huzurludur ve yavrular birbirlerine karşı çok saldırgan değildirler. Yaşlı sırtlanlar, daha genç meslektaşlarını korur ve bir avcı inlerine yaklaştığı zaman rahatsız edici sesler çıkarır.

Namib ve Kalahari çöllerinde, kahverengi sırtlanlar ağırlıklı olarak leşle beslenir. Eğer leş yoksa kahverengi sırtlanlar meyvelere, sebzelere, termitlere, çekirgelere, bok böceklerine, küçük kuşlara, kemirgenlere, kertenkelelerle yetinir. Bazen kümes hayvanlarına saldırırlar. Kahverengi sırtlanlar da genç antiloplar gibi daha büyük avlara saldırabilir.

Sırtlanların Ortak Özellikleri Nelerdir?

  • 01 – Sırtlanlar büyük, köpek benzeri etçillerdir. Afrika’nın ve Asya’nın savanaları, otlakları, çölleri ve ormanlarında yaşarlar.
  • 02 – Dişiler erkeklerden daha büyük ve daha baskındır. Sırtlanlar, seksen üyeden oluşabilen bölgesel ve büyük klanlarda yaşarlar.
  • 03 – Sırtlanlar hem avcı hem de toplayıcıdır. Gece hayvanlarıdırlar (geceleri avlanırlar). Sırtlanlar, beyaz dışkılarla bölgelerini belirler.
  • 04 – Dışkılarının güçlü bir kokusu vardır ve diğer sırtlanlara toprağın zaten işgal edildiğini bildirir. Sırtlanlar, vahşi ortamda on iki yıl yaşayabilir.
  • 05 – Sırtlanlar, birbirleriyle iletişim kurmak için çeşitli sesler, duruşlar ve sinyaller kullanırlar. Sırtlanların en kötü düşmanları aslanlar ve av köpekleridir.
  • 06 – Sırtlanın ürettiği en karakteristik seslerden biri kahkaha sesidir. Bu ses, yeni yiyecek kaynağının bulunduğunu diğer sırtlanlara haber verir.
  • 07 – Çiftleştikten sonra yavruların dünyaya gelmesi 90-110 gün sürer. Bir dişi 2 veya 4 yavru doğurur yavrularıyla ilgilenir.
  • 08 – Yavrular hâkimiyet kurmak ve en iyi beslenme pozisyonunu veya istenen beslenme sırasını elde etmek için birbirleriyle kavga ederler.
  • 09 – Sırtlan kavgaları ölümle sonuçlanabilir. Anne, yavruları sütle 12-18 ay besler, ancak beşinci ayda et yemeye başlarlar.

Sırtlan Hakkında Sık Sorulan Sorular

Buradaki Video Hassas İçerik Olabilir, Linki Görmek İstiyor musunuz?

YouTube video

Sırtlanlar Nasıl Çoğalır?

Sırtlanlarda üreme ve sırtlanlarda çiftleşme diğer memelilerde olduğu gibidir. Sperm ve yumurta birleştikten sonra döllenme gerçekleşmektedir. Dişi sırtlanlar için bu süre sonunda hamilelik süreci de başlamaktadır. Kısa bir hamilelik geçiren sırtlanlar en fazla dört yavru dünyaya getirirler. Genellikle anne sırtlanlar bebek sırtlanları yaşama hazırlamak için uygun olan kişilerdir.

Baba sırtlanlar ise kısa bir süre içinde aileyi terk ederek farklı eşler aramaya başlar. Emzirme süresi bittikten çok kısa bir süre sonra yavru sırtlanlar kendi başlarına avlanabilecek duruma gelirler. Bu süreçte ise leş ile beslenmeye başlarlar ve avlanma yetileri her geçen gün daha da güçlenir.

Sırtlanların Ömrü Ne Kadardır?

Sırtlan ömrü yaşadığı koşullara göre farklılık gösterebilir; ancak sağlıklı bir sırtlan genellikle 12 seneye kadar yaşayabilmektedir. Bu durumu etkileyen temel unsur ise leşler ile besleniyor olmalarıdır. Genellikle enfeksiyona maruz kalan bu leşçil hayvanlar, kısa bir süre içinde yaşamlarını yitirmektedir. Elbette bu durum yaşadıkları doğa şartları ile de yakından ilgilidir. Esaret altında sırtlanların 25 yaşayabildiğini belirtilmiştir.

Sırtlanlar Evcilleşir mi?

Nadir olarak bazı Afrika ve Asya ülkelerinde bulunan yavru sırtlanlar alınıp beslenmektedir. Ancak, sırtlanlar evcilleşmezler ve iyi bir ev hayvanı olamazlar. Bu şekilde beslendikleri zaman aşırı derecede mutsuz ve huzursuz olurlar. Ağızlık takılmazsa sahiplerine ve çevrelerine zarar verirler.

Takılan bu ağızlık yüzünden kürklerini yalayamaz, kendilerini temiz tutamazlar. Avlanma becerilerinin kazanılması yıllar süren bir eğitim sonucunda mümkün olduğundan tutsak olarak tutulmuş sırtlanlar doğaya salındıklarında yaşayamaz ve ölürler

Sırtlan Neden Avını Öldürmeden Yer?

Sırtlanın avını tutacak ve kaçmasına mani olacak şekilde yaratılmış pençeleri yoktur. Onun en kuvvetli yanı güçlü çeneleridir. Karada yaşayan havanlar arasında en güçlü çenelere sırtanlar sahiptir. Bu yüzden avını ısırıp çeneleriyle avın kemiklerini bile parçalayacak güçte basınç uygular ve avından parçalar kopararak öldürür.

Sırtlanlar Ne Zaman Avlanır?

Gündüzleri zaman zaman görünseler de genelde geceleri ortaya çıkar ve avlanırlar. Tabi bu onların avlanmada usta oldukları anlamına gelmez çünkü sırtlanlar bedavayı çok severler. Leş ile beslenme alışkanlıkları da buradan gelmektedir. Birçok vahşi, avlanan hayvanın elinden avlarını alır ve midelerine indirirler.

Sırtlan Sürüsü Saldırıları

YouTube video

Sırtlanların Özellikleri Türleri ve Avlanma adlı konumuza son verirken, sırtlanların avı hakkında başka videolar izlemek isterseniz, buraya tıklayarak youtube üzerinden izleyebilirsiniz.

Keyifli Admin

Medeniyetimiz, ahlaki değerlerimiz ve bu vatan toprağı bizim için değer konmaz birer hazine niteliğindedir. Keyifli Bilgi yapabildiği kadar, sizlerin de desteğiyle bu hazinelerin hepsine taliptir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu