Dini Bilgiler

Devlet Malını Zimmetine Geçirenler Hakkında

Devlet malını zimmetine geçirmek, İslam dininde son derece ağır bir suç olarak kabul edilir. Müslüman...

Devlet Malını Zimmetine Geçirenler Hakkında

Devlet Malını Zimmetine Geçirenler Hakkında; işin aslı hiç lafı evirip çevirmeyeceğim. Çünkü devlet malını zimmetine geçirenler, yeryüzünde söylenebilecek tüm kötü sözleri hak edecek insanlardır. Fakat bu sözleri ben söylemiş olmayayım, siz kendi iç dünyanızda bu tür insanlar için bir sesleniş bulun. Nitekim devletin malında öksüzün, yetimin, kimsesizin, garibin ve dulun hakkı vardır. Emekçinin emeği vardır. İnsanlığın alın teri vardır ve sen görev yaptığın makamı kötüye kullanarak tüm insanlığın sermayesini çalıyorsun.

Düşünün, eğer birkaç insanın malını çalmış olsan, onunla sonunda helalleşme imkânı da var. Fakat milyonların hakkını çaldığında kiminle ve nasıl helalleşeceksin? Bu yüzden devlet malını çalmak, hırsızlığın en aşağı seviyesidir. Üstelik böyle bir hırsızlığın telafisi de yoktur.

Vakıa devlet malını zimmetine geçirmek, İslam dini açısından son derece ağır bir suç olarak kabul edilir. Müslüman toplumlarda emanet kavramının önemi büyüktür ve bu emanete ihanet etmek, sadece kul hakkına tecavüz değil, aynı zamanda toplumsal dengeyi bozarak ilahi adalete karşı gelmek anlamına gelir.

Allah’ın insanlara emanet ettiği her şey gibi, devlet malları da aslında tüm Müslüman toplumun hakkıdır ve bu malların, yetkili kişiler tarafından adil, dürüst ve halka hizmet için kullanılması gerekmektedir. Devlet malına el uzatan bir kimse, yalnızca kendine değil, tüm topluma ve hatta gelecek nesillere karşı büyük bir vebal altına girmiş olur.

Zimmetine geçirme eylemi, İslam’da haram kılınmış ve büyük günahlardan biri sayılmıştır. Kur’an-ı Kerim’de bu tür davranışların dünyada da ahirette de ciddi sonuçları olduğu belirtilmiştir. Ayetlerde sıkça zikredildiği gibi, insanın emaneti koruması Allah’ın rızasını kazanmanın bir şartıdır. Devlet malına el uzatmak ise bu emanetin ihlal edilmesi anlamına gelir. Bu tür bir suç, hem bu dünyada hem de ahirette Allah’ın adaletinden kaçamayacak bir yükümlülük doğurur.

Ayrıca, devlet malını zimmete geçiren bir kişi, toplumsal yapının temelini sarsan bir fiil işlemiş olur. Bu, toplumda güven kaybına neden olurken, yolsuzluğun yaygınlaşmasına ve diğer bireylerin de benzer davranışlara cesaret etmesine yol açabilir.

Zira emanetin ihlal edilmesi, toplumsal düzeni zayıflatır ve toplumda adaletsizliğe yol açar. Devletin sağladığı imkânların yanlış kullanımı, yoksulun hakkının gasp edilmesine ve toplumdaki kaynakların adil bir şekilde paylaşılmasının engellenmesine neden olur.

Bu bağlamda, devlet malını zimmetine geçiren bir kimse, yalnızca yasal bir suç işlemiş olmaz; aynı zamanda ahlaki ve manevi açıdan da büyük bir günah işlemiş sayılır. Allah’ın, kullarını bu tür günahlardan sakındıran uyarıları, Müslüman bireyin hem Allah’a hem de topluma karşı sorumluluklarını hatırlatır.

Devlet malına göz dikmek, ahiret inancına sahip bir Müslüman için düşünülemez bir durum olmalıdır. Çünkü İslam’a göre, en ufak bir haksızlık bile, kıyamet gününde hesaba çekilecek bir mesele olarak karşısına çıkacaktır.

Devlet Malını Zimmete Geçirmenin Günahı Nedir?

Devlet malını zimmete geçirmek, İslam’da en ağır günahlardan biri olarak kabul edilir. Bu davranış, bireyin kendi menfaatini toplumsal çıkarın üstünde tutarak, kutsal bir emaneti ihlal etmesi anlamına gelir. İslam dini, her türlü emaneti korumayı ve kul hakkına riayet etmeyi emreder; devlet malını kötüye kullanmak bu emirleri doğrudan çiğnemektir. Allah’ın emanet edilen malların korunmasını kesin olarak buyurduğu bilinmektedir; dolayısıyla, bu gibi fiiller doğrudan ilahi adaletin çiğnenmesi olarak görülür.

Bir Müslüman için devlet malını zimmete geçirmek, Allah’ın koyduğu helal-haram sınırlarını aşmak anlamına gelir ve bu, toplumun güvenini sarsan büyük bir günahtır. Kur’an’da özellikle kul hakkına giren fiillerin affedilmeyecek derecede büyük günahlar arasında yer aldığı belirtilmiştir. Bu kapsamda, kamu malını zimmete geçiren kimse, yalnızca dünyada değil ahirette de karşılaşacağı ağır bir cezayı göze almış olur.

Devlet Malına El Uzatmanın Toplumsal Zararları Nelerdir?

Devlet malına el uzatılması, toplumun huzur ve güven yapısını doğrudan tehdit eder. Bu tür bir eylem, kamu düzenine zarar vererek insanlar arasında güvensizlik oluşturur ve toplumsal dengelerin bozulmasına yol açar. Devlet malını zimmetine geçiren bireyler, yalnızca kişisel kazanç sağlamakla kalmaz, aynı zamanda toplumun ihtiyaç duyduğu hizmetlere erişimini de engeller. Bu durum, toplumun en savunmasız kesimlerinin zarar görmesiyle sonuçlanır.

Bu gibi suistimaller, toplumun geleceğini de olumsuz etkiler. İnsanların adalet duygusunu zedeler, devlet kurumlarına olan güveni sarsar ve vatandaşların devlete olan inancını yitirmesine neden olur. Adil bir toplum düzeninin sağlanması için gerekli olan kamu mallarının kötüye kullanılması, toplumsal kalkınmayı da engeller. Böylece, bireysel bir hırsla yapılan bu tür ihlaller, toplumun huzurunu ve refahını derinden sarsar.

Devlet Malını Zimmete Geçirme Konusunda Hangi Ayetler Vardır?

Kamu mallarının korunmasına yönelik uyarılar birçok ayette geçer. Nisa Suresi’nin 58. ayeti, emanet edilen her türlü malın ehil kimselere teslim edilmesini buyurur ve bu durum, devlet malına el uzatmanın haram olduğunu açıkça gösterir. Bu ayette Allah, bireylerin toplumun çıkarını gözetmesi ve emaneti koruması gerektiğini belirtir. Zira devlet malını kötüye kullanmak, İslam ahlakına aykırı bir davranıştır.

Kur’an’da geçen bir diğer ayet olan Al-i İmran Suresi’nin 161. ayeti ise, Allah’ın güven konusuna verdiği önemi vurgular. Bu ayette peygamberlerin dahi hıyanetle ilişkilendirilemeyeceği belirtilir, böylece İslam’ın emanete sadakat ilkesini her müminin uygulaması gerektiği öğretilir. Devlet malına yönelik suistimal, bu ilkeye aykırı olduğundan, Allah’ın emirlerini çiğnemek anlamına gelir.

Devlet Malını Zimmete Geçirmenin Ahiretteki Karşılığı Nedir?

Devlet malını zimmetine geçiren bir kişi, ahirette çok zor bir hesap verme süreciyle karşılaşır. Kul hakkı meselesini ihlal eden bu fiil, kişinin sadece dünyevi hayatını değil, ahiretteki durumunu da etkiler. Kur’an’da haksız kazanç elde edenlerin ahirette karşılaşacakları zorluklara sıkça değinilir; bu bağlamda, devlet malına el uzatan birinin büyük bir azapla karşılaşacağı ifade edilir. Ahirette bu tür bir vebal, kişi için ciddi bir manevi yük olur.

Bu dünyada zimmete geçirilen her mal, ahirette bir sorumluluk olarak kişinin karşısına çıkar. Zimmetine geçirdiği her türlü haksız kazanç, Allah’ın huzurunda kişiye yük olacaktır. Dolayısıyla, bu fiilin dünya üzerindeki menfaati geçici olurken, ahirette büyük bir bedelle karşılaşılması kaçınılmazdır. Bu ilahi adalet ilkesi, İslam’ın kul hakkına verdiği önemi göstermekte ve bireyleri haksız kazançtan sakındırmaktadır.

Müslümanlar Devlet Malını Nasıl Korumalıdır?

Müslüman bireyler, devlet malını korumak için yüksek bir ahlaki sorumluluk taşır. İslam, her Müslümana emanet edilen malları koruma görevini yükler; dolayısıyla devlet malı da bu kapsamda değerlendirilir. Müslümanlar, devlet malını en iyi şekilde korumak, kullanırken dürüst ve adil olmak zorundadır. Bu sorumluluk, sadece devlete değil, topluma ve Allah’a karşı da bir borçtur.

Devlet malının korunması, Müslümanların şahsi dürüstlüğü ve adaletiyle sağlanır. İslam, her bireyin hakka riayet etmesini ve emanetleri gözetmesini emreder; bu nedenle, kamu malına saygı duymak her Müslüman için dini bir vecibedir. Böylece Müslümanlar, hem kendi itibarlarını korur hem de toplumun huzur ve düzenine katkı sağlar. Allah’ın rızasını kazanmak isteyen bir Müslüman, devlet mallarını titizlikle korumalıdır.

Devlet Malını zimmete Geçirenler Hakkında 12 Hadis

Ebû Hureyre’den rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Sizden birinizi, Allah’ın yolunda cihattan döndükten sonra zimmetine geçirdiği bir koyunla veya bir deve ile karşılaşmasını istemem. O koyun veya deve yüksek sesle meleyerek veya bağırarak ‘Bu kişi beni zimmetine geçirdi!’ der. Kişi, Allah’ın huzurunda o hayvanla yüz yüze gelecektir.” Kaynak: Buhârî, Cihâd, 189; Müslim, İmâre, 24.

Ebû Hureyre’den rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Devlet malını zimmetine geçiren kimse, kıyamet günü zimmetine geçirdiği mal ile birlikte Allah’ın huzuruna çıkar.” Kaynak: Buhârî, Cihâd, 189.

İbn Abbas’tan rivayetle: Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurmuştur: “Kimin zimmetinde kamu malından bir şey varsa, kıyamet günü o mal boynunda olduğu halde Allah’ın huzuruna gelecektir.” Kaynak: Ebû Dâvûd, Haraç, 1; Müslim, İmâre, 24.

Ebû Umâme’den rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Kim bir buğday tanesi kadar bile devlet malını zimmetine geçirirse, bu mal kıyamet günü boynuna asılarak gelir.” Kaynak: Nesâî, Kudât, 10; İbn Mâce, Mukaddime, 13.

Adiyy b. Amîr’den rivayetle: Peygamberimiz (sav) devlet mallarını koruma hususunda şöyle buyurmuştur: “Kim Allah rızası için zimmete geçirmeden, ihanet etmeden devlet malını yönetirse, Allah onu ahirette bu emanetle birlikte karşılayacaktır. Ancak kim zimmetine geçirmişse, o mal kıyamet günü yüzünde kara bir leke olarak ortaya çıkacaktır.” Kaynak: Ebû Dâvûd, Haraç, 1; Tirmizî, Sıyâr, 22.

Huzeyfe b. el-Yemân’dan rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Zimmete geçirilmiş bir mal ile karşıma gelmeyin. Çünkü bu, kıyamet gününde sahibinin yüzüne kara bir leke ve rezillik olarak dönecektir.” Kaynak: Müslim, İmâre, 25; Nesâî, Zekât, 75.

Ebû Zer’den rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Devlet malını haksız yere yiyen kimse, kıyamet günü o malın yükünü taşır halde Allah’ın huzuruna gelir.” Kaynak: Nesâî, Kudât, 9; Müsned, 5/174.

Sevbân’dan rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Ümmetimden bazı kimseler, devlet malını zimmetlerine geçirerek cehenneme girerler.” Kaynak: Buhârî, Ahkâm, 16; Müslim, İmâre, 26.

Abdullah b. Amr’dan rivayetle: Peygamberimiz (sav) şöyle buyurdu: “Kim devlet malından haksız yere bir şey alırsa, kıyamet gününde bu mal, sahibinin boynunda yük olarak asılı olur.” Kaynak: Müslim, İmâre, 24.

İmrân b. Husayn’dan rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Devlet malını zimmetine geçiren kimse, kıyamet gününde o malın yükü ile hesaba çekilir.” Kaynak: Tirmizî, İmâre, 30; Ebû Dâvûd, Haraç, 1.

Ebû Hureyre’den rivayetle: Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurmuştur: “Devlet malından haksız yere bir dirhem dahi alan kimse, bu dirhem kıyamet gününde ateşten bir kıvılcım olarak karşısına çıkacaktır.” Kaynak: Müsned, 2/379.

Ebû Hüreyre’den rivayetle: Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Kim devlet malından kendine bir şey alırsa, kıyamet gününde o mal, omuzlarında bir yük olarak karşısına çıkar.” Kaynak: Buhârî, Cihad, 182; Müslim, İmâre, 24.

Devlet Malını Zimmetine Geçirenler Hakkında

Devlet Malını Zimmetine Geçirenler Hakkında adlı konumuza son verirken, devlet malını zimmet geçirme hakkında videolar için burayı tıklayarak youtube üzerinden izleyebilirsiniz.

Keyifli Admin

Medeniyetimiz, ahlaki değerlerimiz ve bu vatan toprağı bizim için değer konmaz birer hazine niteliğindedir. Keyifli Bilgi yapabildiği kadar, sizlerin de desteğiyle bu hazinelerin hepsine taliptir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu